Hakkımızda     
 
Özgür KAYA
ozgurkaya@sgkmevzuati.com
 
Sosyal Güvenlik Ve Genel Sağlık Sigortası

Sosyal Güvenlik insanların bulundukları toplumlarda insan onuruna yakışır bir şekilde, başka insanlara muhtaç olmadan yaşamalarının ve kişisel özgürlüklerinin teminatıdır.

 

 

SOSYAL GÜVENLİK VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI

SİSTEM’İNİN DURUMU

 

Sosyal Güvenlik insanların bulundukları toplumlarda insan onuruna yakışır bir şekilde, başka insanlara muhtaç olmadan yaşamalarının ve kişisel özgürlüklerinin teminatıdır.

 

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 60.maddesinde “ herkesin Sosyal Güvenlik hakkına sahip olduğu, devletin bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alacağı ve gerekli teşkilatları kuracağı” belirtilmiştir.

 

Buna göre, tüm vatandaşların Sosyal Güvenlik hakkından yararlanması gerekmekle birlikte, bu hakkın sağlanması ve kişilerin bugünlerinin ve yarınlarının güvenliği için gereken önlemleri alma ve örgütü kurma görevleri de devlete verilmiştir.

 

Türkiye’deki mevcut Sosyal Güvenlik Sisteminin yapısı ve sorunları uzun yıllara dayansa da 1990 yılının başlarından buyana kamuoyunda geniş bir şekilde tartışılmaktadır.

Mevcut Sosyal Güvenlik kurumlarımızın finansman, örgütlenme ve alt yapısıyla ilgili çözülmesi gereken bir yığın önemli sorunları vardır.

 

Türk Sosyal Güvenlik Sisteminin finansman sorununun bir bölümü gelirleri azaltıcı, diğer bir kısmı ise giderleri arttırıcı gelişme ve uygulamalardan kaynaklanmaktadır.

 

Gelir azaltıcı faktörlerin başında, erken emeklilik sisteminin uygulanması, prime esas kazançların düşük gösterilmesi, kayıt dışı istihdamın yüksekliği, prim tahsilatının düşüklüğü, af ve ödeme kolaylıkları ile prim ödeme eğiliminin azalması. Prim oranlarının yüksek olması, dolaylı olarak işverenleri prime esas kazançların düşük gösterilmesine yöneltmektedir. Çıkartılan teşviklerin uygulanabilirliği neredeyse imkansızdır, yararlanan  işverenin sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıdadır.

 

Gider arttırıcı faktörlere gelince; erken yaşta emeklilik sistemi, prim alınmadan sigorta ödemeleri, borçlanma konuları ve uzayan ortalama ömür .

 

Mevcut sistemin kurgusundan kaynaklanan bu sorunların yanı sıra, Türkiye’nin nufüs yapısında orta ve uzun vadede meydana gelmesi beklenen değişimde Sosyal Güvenlik sisteminde radikal bir reform yapılması kaçınılmazdır.

 

Sosyal Güvenlik Sistemimizin iflas ettiği emekli maaşlarının dahi ödenemeyecek duruma gelindiği 1999 yılında, kangrene dönüşmüş parmağı kesip, kesin tedavi yapılması gerekirken, yaranın kapanması ve kabuk bağlaması sağlanıp, içerideki mikrop tedavi edilmeden hastayı taburcu etmekten dolayı şuan içinde bulunduğumuz duruma, hastayı kaybetme noktasına gelmiş olduğumuz gerçeği ile karşı karşıyayız. 1999 Yılında uygulanan ve insanlarımızın deprem felatetiyle uğraştığı, yaralarını sarmaya çalıştığı dönemde alelacele çıkartılan kanunla emeklilerin 11 yıllık elde edecekleri gelirlerine o günden ipotek koyulmuş ve o kazançlar, o günün açıklarına yama yapılmış oldu. Emekliler 11 yıl önce kaybettikleri haklarını bugün mahkeme kapılarında kazanma mücadelesi vermektedirler.

 

 

 

01.01.2008 Tarihinde yürülüğe giren 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reformu ve Genel Sağlık Sigorta Sistemi içerisinde yurtdaşları en fazla ilgilendiren Genel Sağlık Sisteminden de bahsetmenin yararlı olacağı kanaatindeyim.

 

Genel Sağlık Sigortası nedir?  Genel Sağlık Sigortası; kişilerin ekonomik gücüne ve isteğine bakılmaksızın ortaya çıkacak hastalık riskine karşı toplumun bütün fertlerinin sağlık hizmetlerinden eşit ulaşılabilir ve etkin bir şekilde faydalanmasını sağlayan sağlık sigortasıdır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, sosyal güvenlik görevini genel anlamı ile devletin genel görev ve sorumluluk alanı olarak tanımlamak ile yetinmemiş, 56. maddesi ile sağlık hizmetlerinin etkin ve yaygın bir şekilde yerine getirilmesi yönünde atıfta bulunmuştur.

 

Peki gelinen noktada neredeyiz?   Ülkemizde tüm nüfus, kamu sağlık güvencesi yönünden malesef kapsam ve koruma altına alınamamıştır. Ülkemizde dağınık yapıda olan ve yararlanma koşulları bakımından birbirinden oldukça farklı ve erişimi bütün nüfusa yaygınlaşmamış bulunan sağlık hizmetlerinde yaşanan sorunlar 35-40 yıldır tartışılmış, değişik yasa tasarıları hazırlanmış, lakin tüm toplumu kucaklayacak kalıcı bir çözüme dönüştürülememiştir.

 

Örgütlenmedeki dağınık yapı, ciddi ölçüde israflara ve kötüye kullanımlara neden olmaktadır. Birinci basamak yerine çok daha pahalı olan ikinci ve üçüncü basamak sağlık tesislerinin kullanılması harcama düzeyini arttıtmaktadır. Bu tersine işleyişin en önemli nedeni, birinci basamak sağlık tesislerine gereken önemin verilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle ilk planda yurttaşların hastalanmasına engel olacak her türlü koruyucu sağlık hizmetinin  yaygınlaştırılması öncelikli politika haline getirilmelidir. Hastalık halinde ise, yurtdaşların en etkin ve hizmete kolay ulaşabilecekleri bir yöntemle tedavi edilmesine, normal ve üretken yaşamlarına dönmelerine yönelik uygulamalar hayata geçirilmelidir. Bu temel politika hedeflerini gerçekleştirmek üzere, çağdaş bir yönetim anlayışı ile yurtdaşların tamamını kapsayan bir genel sağlık sigortası oluşturulması amaçlanmalıdır.

 

 

 

 

Özgür Kaya

Sosyal Güvenlik Uzmanı

 

 

2010 © sgkmevzuati.com